Bazen organizmamızın ihtiyacı olan yiyeceklerin dışında, farkında olmadan elimize ne gelirse yiyerek besleniriz. İşte bu nedenle de organizmamızın ihtiyaç duyduğu besinleri alamayız. Peki sağlığımız için gerekli olan besinleri almamızda astrolojinin bir etkisi oluyor mu?
İhtiyacımız olan besinleri almamızda astroloji bize yardımcı oluyor. Yeryüzünde bulunan her sebzenin kendine ait özellikleri var ve bu sebzelerin içinde bulunan maddelerin kimyası da bizleri etkiliyor. Örneğin safran, antik çağlardan beri her hastalığa deva olan bir bitki. Ve safran, altın sarısı rengi ile semboller dünyasında Güneş'e ait bitkiler arasında yer alıyor. Ayrıca, idrar yollarını çalıştıran, müshil görevi gören veya kuvvet veren diğer bitkilerse Jüpiter'e aittir. Jüpiter'in en önemli özelliği ise karaciğeri etkiliyor olması ve insanlara hoşgörü vermesi. Şimdi karakteristik özelliklerimize göre bitkilerden nasıl yararlanacağımızı görelim.
Doğanızı güçlendirecek etkiyi bulmanız için ilk olarak burcunuzun hangi gezegene denk geldiğini bulmanız gerekiyor.
Koç, Aslan ve Akrep
Güneş ve Mars'ın hakim olduğu dönemde yetişmiş otlar ve sebzeler bu ürünlerle beslenen kişilere büyük bir yaşam enerjisi veriyorlar. Pirinç ve yulaf organizmaya kuvvet vermenin dışında, neşe verir, zihni açar ve karakteri dengelerler.
Safran : Etki altındaki aromatik otlar arasındaysa safran ve kekik bulunuyor. Eskiden safranın tedavi edici özelliği olduğuna inanılırmış ve kasılmayı önleyici bir ilaç olarak görülürmüş. Arap kadınları, adet dönemlerini düzene sokmak için kullanırlarmış.
Kekik : Kuvvet ve enerji verir, ayrıca depresyona karşı etkilidir. Ödemleri iyileştirir, karaciğere işlevlerinde yardımcı olur, hemen her hastalığı iyileştirir ve özellikle güçsüzlüğe iyi gelir.
Sarmısak: Mars ve Güneş gibi sekse hükmeden iki gezegen tarafından korunan bir bitkidir. Eski Mısırlılar tarafından en faydalı bitki olarak bilinen sarmısak lokal bir takım hastalıkları iyileştirmek için kullanılırmış ve aynı zamanda cinsel hormonları aktif hale getirdiğine inanılırmış.
Boğa, Yengeç ve Balık
Beslenmeyi, anneliği, adet dönemlerini ve sıvıları yöneten ayın koruması altında doğmuş otlar; sindirim sistemini ve kadınların emzirme, hamilelik, menopoz gibi üreme fonksiyonlarını etkiliyorlar.
Arpa: Neolitik dönemde ekilmeye başlayan arpa tam anlamıyla bir ay ürünü; teskin edici, kadının ürettiği sütü artırıcı özelliğe sahip, bulantı kesici ve mideye rahatsızlık vermeyen bir besin maddesi.
Pırasa : Su bakımından oldukça zengin, antiseptik, mafsal iltihabı ile şişmanlık ve kabızlığa karşı oldukça faydalı.
Kavun: Su ve şeker bulunduran kavun az sindirilebilir olmasına rağmen serinletici, idrar yollarını çalıştıran ve bağırsakları yumuşatan özelliklere sahip.
Salatalık: Yüzde 95'i sudan oluşan salatalık yüze maske gibi uygulandığında, su ihtiyacını karşılıyor, kırmızı lekelerin kaybolmasını sağlıyor ve tırnaklar için de yararlı.
Havuç: Pişirildiğinde veya çiğken yenildiğinde idrar yollarını çalıştırıyor. Süt üretimini de artırıcı bir etkiye sahip. Yakı gibi kullanıldığında iyileştirici bir etkisi de var.
Adaçayı: Fitoterapide adet dönemlerini kontrol etmek için, öksürüğü ve kusmayı iyileştirmede kullanılıyor.
Kediotu: A vitamini içeren kediotu, şişmanlığa, kabızlığa iyi geliyor. Hassas mideye sahip olanlar tarafından içilmesi öneriliyor.
İkizler ve Başak
Merkür tarafından korunan otlar ve bitkiler organlarla ve fiziksel fonksiyonlarla ilgili rahatsızlıklara iyi geliyorlar. Solunum rahatsızlıkları ve sinir sistemi organları rahatsızlıklarını sayabiliriz.
Marul: Merkür aynı zamanda aromatik ot ve meyveleri de etkiliyor. Stresli ve uykusuzluk çeken kimseler için birebir.
Fesleğen: Her zaman taze olan bir bitki ve eskiden isteri hastalığının tedavisinde kullanılırmış. Öksürüğe, sinire ve sinir sistemindeki spazmlara iyi geliyor.
Meyankökü: Alfa, sümüksel doku yangısına ve sistite iyi geliyor.
Maydanoz: A ve C vitamini, kalsiyum, demir ve potasyum bakımından zengin olan maydanoz, kansızlığa ve aknelere iyi geliyor.
Boğa ve Terazi
Venüs'ün koruduğu otlar ve bitkiler hidratasyon fonksiyonunu üstleniyorlar. Örneğin kuru ciltlere, ciltteki kızarıklıklara ve bir takım göz hastalıklarına iyi geliyorlar.
Fasulye: Kandaki antibiyotikle yükselen akyuvar sayısını gereken düzeye indiriyor.
Nane: Aşk tanrıçasının da favorisi nane; ağzı, dişetlerini, boğazı ve mideyi koruyor.
Yabanmersini: A ve C vitamini zengini yaban mersini, antiseptik özelliğine sahip. Aft ve sistite iyi geliyor. Ayrıca şekere, egzamaya, hemoroidlere ve gözlere de iyi geliyor.
Yay ve Balık
Jüpiter'in koruduğu ot ve bitkilerin iyileştirici bir etkisi bulunuyor. Özellikle karaciğer ve dolaşım sisteminde, böbreklerde, atardamarlarda ve kas sisteminde hissediliyor.
Kuşkonmaz: Gezegenin etkilediği sebzeler arasında kuşkonmazın böbrekleri çalıştırıcı bir etkisi, enginarın ise kandaki zararlı kolesterolü düşürücü bir etkisi bulunuyor.
Enginar: Pişmiş enginarın toksik bir etkisi bulunduğundan pişirildikten hemen sonra tüketilmesi gerekiyor.
Kestane: Oldukça enerji verici bir besin kaynağı, içinde vitamin ve minerallerin dışında şeker, yağ ve protein bulunuyor. İyileştirici etkisi sınırlı olan bir besin.
Terazi, Oğlak ve Balık
Durgunluğu ve soğukluğu ile bilinen Satürn'e bağlı olan ot ve bitkilerin ateş düşürücü bir etkisi bulunuyor. Bu bitkiler şişmanlığa ve ödemlere karşı da kullanılıyor.
Mısır: Satürn'ün en temel besini mısır. tiroid bezinin aktivitesini yavaşlatıyor. Yağı ise ödemler, hipertansiyon için kullanılıyor.
Ispanak: İçinde önemli ölçüde mineral ve vitamin bulunan ıspanak, raşitizm ve hipertansiyona karşı kullanılıyor.
Limon: Satürn'ün etkilediği meyveler arasında, önemli ölçüde vitamin ve mineral sahibi limon, bulantıya karşı kullanılıyor. Saç ve tırnaklar için de oldukça yararlı.
Fiziksel veya psikolojik bir nedenle hasta olduğumuzda ya da depresyona girdiğimizde kendimizi iyi hissetmek için içgüdülerimize dayanarak çeşitli yiyecekler yeriz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder